Tag Araştırması

Type a search term

Detaylı Tarama

LA MOTRAYE, Aubry de. Voyages du Sr. A. de La Motraye, en Europe, Asie & Afrique. Où l’on trouve une grande varieté de Recherches géographiques, historiques & politiques …, cilt Ι-ΙΙ, Hag, T. Johnson & J. van Duren, MDCCXXVII [=1727].

Fransız asıllı Aubry de La Mottraye (1674?-1743) İngiltere'ye yerleşmiş bir Hugenottu. Zengin bir eğitim aldıktan sonra 1696 yılında seyahat etmeye başlar ve 26 yıl boyunca Kuzey Avrupa, Kırım, Yakın Doğu, Rusya, Prusya ve Polonya'yı gezer. Çeşitli hükümdarların danışmanı ve ataşesi olarak yaptığı diplomatik seyahatlerini ticaret faaliyetleri ve koleksiyoncu merağıyla birarada sürdürdü.

Eserlerindeki çarpıcı gravürler nadir konular işlerken hem şehirlerdan görünümler hem günlük yaşamdan sahneler sergiler; La Motraye'ın yaptığı ayrıntılı betimlemeler ise yapıtını yazı gücünün görüntülerden daha da etkili olduğu ilk gezi metinlerinden biri konumuna yerleştiriyor. Ayrıca sayfa kenarlarında günlük niteliğinde düştüğü notlar bugüne dek araştırmacılar için son derece değerli bir veri oluşturmakta.
İlk yolculuğunda, 1696'da, Paris'ten Roma'ya, İskenderiye'ye, Lizbon'a ve nihayet İngiltere'ye gider. İkinci yolculuğunda La Mottraye 1698'de bir ingiliz gemisi ile Gravesend'den deniz yoluyla İzmir'e gitmek üzere yola çıkar, Cebelitarık boğazından geçerek Ege adalarına gelir. Gemilerine balık getiren bir balıkçı teknesi ile Patmos adasına ayak basar. Oradan Klazomenai (Urla)'ye geçip İzmir'e devam eder; burada 5 ay kalır. Eserinde kenti tarif eder, İngilizlerin yörede sürdürdüğü ticarî faaliyetler, Aziz Polikarpos'un mezarı, İzmir civarındaki bağlar ve 1688 yılı depremi hakkında yazar. 1699 yılının Şubat ayında Efes'i ziyaret eder ve Sakız'a devam eder. Adayla ilgili yazdıkları arasında sakıza ve adadaki başka aromalara da değinir. Samos'ta (Sisam) üç gün kalıp Hera tapınağının harabelerini ziyaret eder. Bulunduğu heryerde özellikle sikke arama alışkanlığı olduğu için1699 Mayıs ayı sonlarında İzmir'den ayrılırken beraberinde Midilli'den ve Çanakkale boğazı limanlarından sağlamış olduğu epey miktarda sikkeyi de yanında götürür.

İstanbul'da bulunurken o sıradaki siyasi olayları, padişahın yabancı elçilerle diplomatik ilişkilerini, liman, donanma, göze çarpıcı köşkler, Kadıköy, Ayasofya, camiler, Topkapı sarayı, harem, Büyük Hükümdarın kabul günleri, Bizans hipodromunun kapladığı alan, tarihî sütunlar, Rum, Ermeni ve Yahudi mezarlıkları, Türk nikâh düğünü, dervişler, bedestenler, hanlar, ramazan ayı, ve sultanın yüzlerce rütbeli ve saray görevlisinden oluşan maiyeti ile beraber girişini yada geçit törenini ayrıntılı bir biçimde anlatır.

İzmit'i (Nikomedeia) ziyaret edip 1703 yılına kadar Bursa'da kalır, aynı yılın Nisan ayında Ankara'ya doğru yola çıkar. Ankara hakkında yazarken birçok şey yanısıra buradaki eski yunan yazıtları, Rum piskopoz ve kiliseler hakkında da bilgiler verir. Sinop'tan geçer (burada sikke satın alır) ve Amasra (Amastris) yolundan İstanbul boğazına girer. 1703 yılının Temmuz ayında La Mottraye Edirne'de vuku bulan olayların bir görgü tanığı olarak kitabında herşeyi aktarır. Reformcu eğilimleri olan Sultan II. Mustafa'nın Karlofça antlaşmasından (1699) sonra Osmanlı İmparatorluğunun içişlerini daha iyi bir duruma getirme çabaları ile tahtı yitirişi, hatta Rum Patriği ile patrikhane kilisesi hakkında da yazar. 1707 yılı Haziran ayında narenciye yüklü bir yunanlı yelkenli teknesiyle Sakız'dan kalkıp gine İzmir'e gelir ve burada üç hafta kalır; oradan Naksos'a uğrayarak Santorini'ye varır ve burada üç gün kalır. Daha sonra ise Amorgos, Naksos ve Andros'tan geçerek Selâniğe varır. İki gün Aynaroz'da kalır, Enez (Ainos) ve Edirne'ye (Adrianopolis) gider, Edirne'de ayrıca bir rum düğününü de tarif eder, ve nihayet yeniden İstanbul'a döner.

Doğu'dan temelli olarak ayrıldığı 1710 yılına dek Osmanlı imparatorluğu başkentinden yola çıkarak Malta ve Barselona'ya dek varan bir güzergâhta Midilli, Çanakkale boğazının Trakya kıyısındaki şehirler, Tenedos (Bozcaada), Limnos (Limni), Truva, Psara adası, Ege adaları, Monemvasya, Girit, Zante ve daha birçok yeri ziyaret etmeye devam eder; bunun yanısıra siyasal olayları tarif etmeye ve özellikle antik sikke aramaya ve satın almaya da hiç ara vermez.

1713 yılında Kuzey Avrupa'ya yaptığı birçok yolculuktan sonra yeniden İstanbul'da bulunur; buradan yola çıkıp doğu Trakya'yı geçerek Filibe ve Sofya'ya gelir, Belgrat ve Viyana'ya uğrayıp Hollanda'ya devam eder ve nihayet İngiltere'ye ulaşır. 1714'te gine Osmanlı İmparatorluğu başkentine döner; bu yolculukta ise Almanya, Macaristan ve doğu Karadeniz kıyılarını gezer.

Yazan: İoli Vingopoulou

Konular (27)